Eğitim Bir – Sen Divan Kurulu Çorlu’da Toplandı
ÇorluEğitim Bir – Sen Tekirdağ Şubesi’nin il divan kurulu toplantısı Çorlu Öğretmenevinde yapıldı.
Sabah kahvaltı ile başlayan ve konferans salonunda devam eden programa Eğitim Bir – Sen Genel Başkan Yardımcısı Mithat Sevim’in yanı sıra Tekirdağ İl Başkanı Ferruh Topuz şube yönetimi ile İlçe yönetimleri, kadın kolları, Genç Memur Sen ve iş yeri temsilcileri katılım sağladı.
Toplantıda konuşan Tekirdağ Memur-Sen Şube Başkanı Ferruh Topuz, Tekirdağ genelinde on bin çalışanın olduğunu bunların içinde üye sayısının milli eğitim bazında 3 bin 200 olduğunu açıklayarak açık ara önde olduklarını ve bir kendilerinin bir de diğerlerinin olduğunu belirtti. Bu başarıda üyelerden, ilçe ve il kademesine tüm temsilcilerin payı olduğunu hatırlatarak bu başarıdan ötürü teşekkür etti.
Program devamında söz alan Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mithat Sevim, birlerle başlayan bu yolculuğun, erdemliler hareketinin 450 bini aştığını belirtti. Gençliğin eğitilmesindeki önemi vurgulayan Sevim, “Şehri imar edenler nesli ihya etmeyi ihmal ederlerse ihmal ettikleri nesil imar ettikleri şehri tahrip eder” diye konuştu.
Sevim konuşmasını şöyle sürdürdü, “Görevimiz zor ve ağır, mesuliyetimiz çok fazla. Eğitim-Bir-Sen olarak sadece ücret sendikacılığı yapmıyoruz. Mehmet Akif İnan’ın deyimiyle biz aynı zamanda bir iyilik ve erdemliler hareketiyiz. 28 Şubat sürecinde büyük bedeller ödedik. Bayan öğretmenlerimizi tahtada öğrenci cezalandırır gibi ayakta bekletirlerdi. Çoğu başörtülü olan kardeşlerimizi disiplin kurullarında meslekten ihraç ettiler. Hamdolsun yasakları, dayatmaları tarihin çöplüğüne attık. Yine sivil kıyafet eylemimizi devam ettireceğiz ve dayatmaları asla kabul etmeyeceğiz. Biz üç hedef belirledik; içimize yolculuk, işimize yolculuk, dışımıza yolculuk. Bunlarla şunu anlatmaya çalıştık. Medeniyetimize, değerlerimize yolculuk, iş yolculuğumuz ise ilk defa bizim yaptığımız eğitim izleme raporunu yayınlayarak milli eğitimin resmini çekmiş olduk. Müfredat çalışmalarını değerlendirerek bir rapor ortaya koyduk. Bu raporlarla müfredatımızı değerlerimiz ve kültürümüzle bir araya getirmeye çalıştık. Çünkü biz değerlerimizi gerçek anlamda öğrencilerimize öğretmedikçe DEAŞ gibi terör örgütleri türemeye devam edecektir. Sendika olarak bizler nerede mağdur varsa orada olduk, kampanyalar düzenledik binlerce ton yardımı ihtiyaç sahibi ülkelere gönderdik. Çünkü bu bizim inancımızın ve değerlerimizin gereğiydi. Dışımıza yolculuk gereği bizler yurt dışında, gönül coğrafyamızda gezmedik yer bırakmadık. Bu ziyaretlerimiz esnasında hep şunu duyduk, “sizler bu zamana kadar neredeydiniz, siz bu zamana kadar neden gelmediniz?” Bu coğrafyadaki insanlar bizim yüzyıllarca gönül birliği yaptığımız insanlar. Bu coğrafyalar Türkiye’nin ayağa kalkmasını bekliyor. Hiç unutuyorum, 7 Haziran seçimleri sonucunda Kosova’da bir arkadaş şöyle demişti, siz orada öksürseniz, biz burada zatürre oluruz işte buradaki kardeşlerimiz hasretle, özlemle Türkiye’yi bekliyorlar” diye konuştu.
Konuşmaların sonraki aşamasında soru-cevap ile devam eden toplantıda dinleyicilerin soruları cevaplandırıldı.
İlginizi Çekebilir