Trakya Bölgesi’nde İklim Değişikliği ile Mücadele Projesi
Tekirdağ“Trakya Bölgesi’nde İklim Değişikliği ile Mücadele ve Adaptasyon için Kapasite Artırımı Projesi” kapsamında kapanış konferansı düzenlendi.
Avrupa Birliği Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı (IPA) tarafından desteklenen ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yararlanıcısı olduğu “Türkiye’de İklim Değişikliği Alanında Kapasitesinin Geliştirilmesi Hibe Programı” dahilinde Tekirdağ Büyükşehir Belediyesinin proje sahibi, Namık Kemal Üniversitesinin ortak ve TESKİ ile Trakyakent’in iştirakçi olduğu “TR2013/0327.05.0102/042 Trakya Bölgesinde İklim Değişikliği ile Mücadele ve Adaptasyon için Kapasite Artırımı” başlıklı projede durum değerlendirmesi amacıyla Süleymanpaşa ilçesinde bulunan Ramada Otel’de konferans gerçekleştirildi.
Gün boyu süren konferansa, Tekirdağ Vali Yardımcısı Şahin Aslan, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak, TESKİ Genel Müdür Vekili Dr. İbrahim İçöz, Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet İstanbulluoğlu, Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Hacı Aslan, akademisyenler, resmi kurum ve kuruluş temsilcileri, sivil toplum kuruluşu üyeleri ile davetliler katıldı.
“Doyumsuzluğun Bu Acı Faturası Doğamıza Kesilmektedir”
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan konferansta açılış konuşmasını Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Hacı Aslan yaptı. İklim değişikliğinin korkunç boyutlara ulaştığını belirten Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Aslan, “Yaşlı gezegenimiz, üzerinde barındırdığı sayısız canlı türleri arasında en çok biz insanoğullarından çekmiştir, maalesef çekmeye de devam ediyor. 11 bin yıl önce insanoğlunun yerleşik hayata geçerek başlattığı tarımsal üretim ve yaklaşık 250 yıl önce başlayan sanayi devrimiyle iklim değişikliğinin fitili ateşlenmiştir. İnsanoğlu, tabiatla girdiği mücadelede galip geldikçe, maalesef doğal tahribat hat safhalara ulaşmıştır. Günümüzde insanoğlunun bitmek tükenmek bilmeyen enerji ihtiyacı iklim değişikliğini korkunç ve geleceğimizi ciddi anlamda tehdit eder boyutlara ulaştırmıştır. İnsanoğlunun fiziksel ihtiyaçları sınırlı ve kolay karşılanabilirdir. Ancak uygarlıklar geliştikçe insanoğlu canavarlaşmış ve doyumsuz bir varlık haline gelmiştir. Maalesef doyumsuzluğun bu acı faturası da doğamıza kesilmektedir. Günümüzde ilgili akademik çevreler ve düşünce dünyası, iklim değişikliğinin hat safhalara ulaştığını ve geri dönülemeyeceğini açık şekilde belirtmektedirler. Bu durumun değiştirilmesi için dünyanın dört bir yanında çalışmalar, araştırmalar yapılmaktadır. Kamuoyu oluşturma çabaları vardır. Biz de insanların temel ihtiyaçlarını gideren, 7 milyar nüfusa sahip olan bu kainatta 1 milyarın üzerinde insana iş temin eden, iklim değişikliğine karşı savunmasız olan tarım sektörünün benzer problemlerini farklı açılardan ele alan bir proje hazırlayıp devletin ilgili mercilerine sunduk ve bu proje 18 ay boyunca uygulanarak bitirildi. Bugün proje süresince elde ettiğimiz veriler, proje koordinatörlerimiz ve misafir akademisyenlerimiz tarafından gün boyu sizlere aktarılacaktır. Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi olarak, 5 vizyonumuzdan biri olarak kabul ettiğimiz tarım sektörü için bu projenin gerekli olduğu düşüncesiyle yola çıktık ve benzeri faaliyetlerimizin devamını getireceğiz. Bu konuda yapılacak tüm çalışmaları desteklemek durumundayız. Bu duygu ve düşüncelerle projemizin bu alanda yapılan çalışmalara katkı sunmasını diliyor, hepinize saygılar ve sevgiler sunuyorum” dedi.
“Projemizin Faydalı Olmasını Temenni Ediyorum”
Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Hacı Aslan’ın ardından söz alan ve katılımcılara hitaben bir konuşma gerçekleştiren Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Ahmet İstanbulluoğlu, projenin bölgenin geleceği açısından büyük önem arz ettiğini belirterek faydalı olmasını temenni etti.
“Maalesef Her Geçen Gün Gezegenimizi Yaşanamaz Hale Getiriyoruz”
İnsanoğlunun dünyayı her geçen gün daha yaşanamaz hale getirdiğini söyleyen Tekirdağ Vali Yardımcısı Şahin Aslan, “Şüphesiz ki insan türü, üzerinde yaşadığı gezegeni en çok örseleyen, en çok darbeleyen ve en çok zarar veren bir türdür. Bizler bu gezegenimizi maalesef her geçen gün daha fazla yaşanamaz hale getiriyoruz. Doğal kaynaklarımızı hem tüketerek hem de kirleterek diğer paydaşlarımızın aleyhine hızla bir kullanım alanı genişletiyoruz. Ama bir noktadan sonra da kendi kendimize zarar veriyoruz. Gerek doğayı tahrip etme, gerek kaynakları tüketme yoluyla iklime onarılamaz zararlar veriyoruz. İnsanımıza doğa ile savaşarak kendi sonumuzu getirdiğimizi anlatmamız lazım. Bu açıdan böylesine projeler büyük önem arz ediyor. Elbirliği ile geleceğimiz adına yaptığımız projemizin faydalı olmasını diliyorum” diye konuştu.
“Nesillerin Devamlılığı İçin İklim Değişikliği İle Mücadele Edilmeli”
İklim değişikliğine karşı dört koldan mücadele edilmesi gerektiğini anlatan Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak, “Plansız sanayileşme, hızlanan kentleşme ve fosil yakıtların kullanımının artmasından dolayı yaşanan iklim değişikliği insanlığın ve tüm canlıların varlığını tehdit eden ciddi bir sorundur. Yapılan bilimsel araştırmalar küresel iklim değişikliğinin ne denli tehlikeli olduğunu ortaya koyuyor. Bir var oluş krizinin işaret fişeği olan iklim değişikliği konusunda dünya genelinde yapılan çalışmalar yetersizdir. İklim değişikliği ile mücadele konusundaki sözleşmeyi 180’den fazla ülke imzalamıştır. Bu sözleşmeye sonradan taraf olan ülkemizde ne yazık ki fosil yakıt merkezli politikalar izlenmeye devam etmektedir. Yeryüzündeki tüm canlıların nesillerinin devamlılığı için iklim değişikliğine karşı dört koldan mücadele edilmesi gerekiyor. İklim değişikliğinden etkilenen sektörlerin başında tarım geliyor. Türkiye’de tarım, hem ekonomik hem de sosyal olarak önemli bir sektördür. Bu sebeple iklim değişikliği konusunun titizlikle ele alınması ve çözüme yönelik projelerin hayata geçirilmesi gerekiyor. Biz de Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi olarak bu alanda en kapsamlı çalışmaları yürüten büyükşehir belediyelerinden biriyiz. İlk beş yıllık hizmet dönemimizde yaptığımız çalışmalarla iklim değişikliği ile mücadeleye doğrudan ve dolaylı olarak katkı sunduk. Bir buçuk yıldan beri devam eden ve bugün son toplantısını gerçekleştirdiğimiz proje ile 2100 yılına kadar yaşanabilecek iklimsel değişimleri gözeterek tarımsal üretim ve su kaynaklarının kullanımıyla ilgili konuları bilimsel bir çerçevede masaya yatırdık. Tüm bu zaman zarfında Tarımsal Hizmetler Dairemiz vasıtasıyla; sera gazı salınımlarında önemli bir yutak alanı olan meralarımızı, yaptığımız iyileştirme çalışmaları ile 103.000 dekar alanı rehabilite ettik. Etkin su kaynaklarına yönelik 9000 dekarlık sahada modern sulama sistemine geçtik. Bu konuda çok sayıda eğitim programı düzenledik. Yağış sularından daha fazla yararlanmak için 63 adet yeni gölet yaptık. Bazı göletlerimizin bakımını yaptık. Tarımda yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı için güneş enerjisi sistemleri kurduk. Önemli metan gazı salım kaynağı olan hayvansal gübrelerin doğru kullanımı için katı gübre dağıtım römorkları alıp üretici örgütlerine hibe ettik. Çevreye duyarlı ve insan odaklı bir anlayışla iklim değişikliğine uyum sağlamak amacıyla yaptığımız çalışmalarımız bundan sonra da devam edecek. Yeni nesillere daha güzel bir kent bırakabilmek en büyük temennimizdir. Avrupa kaynaklarından yararlanmak suretiyle hazırlayıp hayata geçirdiğimiz bu projede yer alan proje ortağımız olan kuruluşlara, bu kuruluşların çok değerli yönetici ve temsilcilerine ve projede emeği geçen herkese, bugün aramızda bulunan katılımcılara, halkımızın müşterek sesi olan basınımıza ve bugün sunumlar yaparak bizleri bilgilendirecek olan akademisyenlerimize teşekkür ediyor, projemizin hayırlı olmasını diliyorum” ifadelerini kullandı.
Açılış konuşmalarının ardından projenin tanıtımını konu alan ikinci oturuma geçildi. Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Görevlisi ve Proje Koordinatörü Prof. Dr. Fatih Konukcu, Trakya Bölgesi’nde İklim Değişikliği ile Mücadele ve Adaptasyon için Kapasite Artırımı Projesi hakkında katılımcılara bilgiler verdi.
Daha sonra İklim Değişikliğinin Etkileri konusunda İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdem Görgün, katılımcılara hitaben bir konuşma gerçekleştirdi. İklim değişikliğinin geleceğimizi ciddi şekilde tehdit ettiğine değinen Prof. Dr. Görgün, iklim değişikliğinin ulaştığı boyutları anlattı.
Namık Kemal Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Asude Hanedar ise, TR21 Trakya Bölgesi İklim Değişikliği Sonuçları konusunda gerçekleştirdiği sunumda iklim değişikliğinin Trakya Bölgesi’ne etkilerinin neler olduğunu katılımcılarla paylaştı.
Sonrasında İklim Değişikliği ve TR21 Trakya Bölgesi Ekstrem İklim Olayları konusunda söz alan İklim Uzmanı Ferat Çağlar, konu hakkındaki deneyimlerini anlattı.
Proje Veri Toplama ve İşleme Koordinatörü Dr. Bahadır Altürk de İklim Değişikliğinin TR21 Trakya Bölgesinde Tarımsal Üretime Etkisi konusunda sunum gerçekleştirdi. Dr. Altürk, konu hakkında görsel sunu eşliğinde bilgiler paylaştı.
Kırklareli Atatürk Toprak, Su ve Tarımsal Meteoroloji Araştırma Enstitüsü Görevlisi Dr. Erdem Bahar, Proje süresince TR21 Trakya Bölgesinde İklim Değişimi ve Tarım Konusunda Yürütülen Araştırmalar hakkında detay bilgiler verdi.
Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet İstanbulluoğlu da İklim Değişikliği Sürecinde TR21 Trakya Bölgesi Tarımı konusunda bir sunum gerçekleştirdi ve sunumun ardından katılımcıların sorularını da yanıtladı.
İklim Değişikliğinin TR21 Trakya Bölgesinde Su Kaynakları Miktarı ve Kalitesi Üzerine Etkisi konusunda söz alan - Abant İzzet Baysal Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nusret Karakaya, konu hakkında önemli bilgiler verdi ve projenin hayırlı olmasını temenni etti.
Programda son olarak Namık Kemal Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Proje İklim Değişikliği Modelleme Koordinatörü Prof. Dr. Fatih Konukcu, Namık Kemal Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Proje Veri Yönetim Koordinatörü Prof. Dr. Selçuk Albut ve Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Hacı Aslan, 1,5 yıldır sürdürülen proje hakkında genel bir değerlendirme yaptılar ve basın bildirisi okudular.
Konferans katılımcıların proje hakkındaki sorularının cevaplandırılmasının ardından sona erdi.
İlginizi Çekebilir