Çorlu Kent Konseyi’nden Barolar Birliği’ne kınama

Türkiye Barolar Birliği’nin (TBB) Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu üyesi 24 avukatın Komisyon’dan ihraç edilmesini endişeyle karşıladıklarını kaydeden Kurt, “Özellikle ekoloji, çevre ve kent hukuku mücadelesi içindeki kuruluş ve kişilerde ciddi tepkiye neden olan bu kararı konusunda TBB yönetiminin kamuoyuna doyurucu bir açıklama yapmaması endişemizi artırmıştır. Trakya Kent Konseyleri Birliği olarak; Trakya’mızın doğal değerlerini, sosyo-kültürel yaşamını tehdit ve tahrip eden planlamalar vardır. Ergene kirliliği yaşamı bitirme noktasına getirmekte ve bugünümüzü değil geleceğimizi tehdit eder durumdadır.  Buna çözüm üretemeyen yöneticiler, devamında; açılan taş ve maden ocakları, kurulması planlanan termik ve nükleer santraller, limanlar, yanlış yere kurulmak istenen rüzgâr enerji santralleri ve diğer birçok sorunu bölgemize dayatmaktadır. Başta Trakya Kent Konseyleri Birliği olmak üzere bölgemizde örgütlü birçok insanımızın bu saldırılara karşı verdiği mücadelede hukukçu olarak her zaman yanımızda yer alan avukat arkadaşlarımızın da içinde bulunduğu Türkiye Barolar Birliği’nin (TBB) Çevre ve Kent Hukuku Komisyon'un tasfiye edilmesini kınıyoruz. Onlar, ülkemizin dört bir yanında ekosistemleri, biyoçeşitliliği, yaşam alanlarını tehdit edenlere karşı verilen hukuk mücadelesini, bu Komisyon’dan tasfiye edilseler de sürdüreceklerdir. Bu tasfiye kararı aslında; 2011 yılında “Sağlıklı bir çevrede yaşama hakkını savunmak ve korumak, bu yöndeki hukuki norm ve kurallara işlerlik kazandırmak, bu normların tüm canlıların bir arada uyum içinde ve sömürülmeden yaşamasına uygun şekilde değişimine yön vererek geliştirmek” amacıyla kurulan Komisyon’u işlevsiz bırakmaktadır. Hiçbir haklı gerekçeye dayanmayan bu karar ancak çevreye karşı hoyrat ve duyarsız davranışları mahkeme kararlarıyla sabit bulunmuş ve engellenmesine hükmedilmiş olanları memnun edebilir. Tasarrufunuz bizce kamuoyu tarafından şaibeli ve çıkar grupları ile anlaşmalı olarak değerlendirilmeye açık bir tasarruftur. Bu nedenle de bundan sonra alacağınız tüm kararların şaibeli olabileceği kuşkusunu yaratacaktır. Trakya Kent Konseyleri Birliği olarak Türkiye Barolar Birliği Yönetimini bu kararından dönmeye davet ediyor, ekoloji, kent ve tüm yaşam alanlarını savunma mücadelesinin hukuk ayağında yer alan 24 avukat arkadaşımızla dayanışma içinde olduğumuzu beyan ediyoruz” açıklamasında bulundu. Türkiye Barolar Birliği’nin (TBB) Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu üyesi 24 avukatın Komisyon’dan ihraç edilmesini endişeyle karşıladıklarını kaydeden Kurt, “Özellikle ekoloji, çevre ve kent hukuku mücadelesi içindeki kuruluş ve kişilerde ciddi tepkiye neden olan bu kararı konusunda TBB yönetiminin kamuoyuna doyurucu bir açıklama yapmaması endişemizi artırmıştır. Trakya Kent Konseyleri Birliği olarak; Trakya’mızın doğal değerlerini, sosyo-kültürel yaşamını tehdit ve tahrip eden planlamalar vardır. Ergene kirliliği yaşamı bitirme noktasına getirmekte ve bugünümüzü değil geleceğimizi tehdit eder durumdadır.  Buna çözüm üretemeyen yöneticiler, devamında; açılan taş ve maden ocakları, kurulması planlanan termik ve nükleer santraller, limanlar, yanlış yere kurulmak istenen rüzgâr enerji santralleri ve diğer birçok sorunu bölgemize dayatmaktadır. Başta Trakya Kent Konseyleri Birliği olmak üzere bölgemizde örgütlü birçok insanımızın bu saldırılara karşı verdiği mücadelede hukukçu olarak her zaman yanımızda yer alan avukat arkadaşlarımızın da içinde bulunduğu Türkiye Barolar Birliği’nin (TBB) Çevre ve Kent Hukuku Komisyon'un tasfiye edilmesini kınıyoruz. Onlar, ülkemizin dört bir yanında ekosistemleri, biyoçeşitliliği, yaşam alanlarını tehdit edenlere karşı verilen hukuk mücadelesini, bu Komisyon’dan tasfiye edilseler de sürdüreceklerdir. Bu tasfiye kararı aslında; 2011 yılında “Sağlıklı bir çevrede yaşama hakkını savunmak ve korumak, bu yöndeki hukuki norm ve kurallara işlerlik kazandırmak, bu normların tüm canlıların bir arada uyum içinde ve sömürülmeden yaşamasına uygun şekilde değişimine yön vererek geliştirmek” amacıyla kurulan Komisyon’u işlevsiz bırakmaktadır. Hiçbir haklı gerekçeye dayanmayan bu karar ancak çevreye karşı hoyrat ve duyarsız davranışları mahkeme kararlarıyla sabit bulunmuş ve engellenmesine hükmedilmiş olanları memnun edebilir. Tasarrufunuz bizce kamuoyu tarafından şaibeli ve çıkar grupları ile anlaşmalı olarak değerlendirilmeye açık bir tasarruftur. Bu nedenle de bundan sonra alacağınız tüm kararların şaibeli olabileceği kuşkusunu yaratacaktır. Trakya Kent Konseyleri Birliği olarak Türkiye Barolar Birliği Yönetimini bu kararından dönmeye davet ediyor, ekoloji, kent ve tüm yaşam alanlarını savunma mücadelesinin hukuk ayağında yer alan 24 avukat arkadaşımızla dayanışma içinde olduğumuzu beyan ediyoruz” açıklamasında bulundu.