Havuzlar Rehabilitasyon Merkezi, Çorlu Sağlık Koleji ve Çorlu Koleji ile 3 Aralık Engelliler Günü kapsamında başlattığı Sağlık Koleji tiyatro salonunda ‘Dostluk Engel Tanımaz’ Projesini tamamlamanın gururunu özel çocukları ve kardeş öğrencileri ile birlikte bir törenle kutladı.
Özel Havuzlar Rehabilitasyon Merkezi veli, öğrenci ve öğretmenleri ile birlikte törene katıldı. Törende tüm çocuklara katılım belgesi ve katılımcı madalyası verildi. Özel Havuzlar Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi İdarecileri Tuğba Çatık Özender ve Nuriye Belkırat Proje ortakları olan Çorlu Koleji ve Çorlu Sağlık Kolejine Projeye katkılarından dolayı teşekkür ederek plaketlerini verdi.
Proje Sorumlusu Tuğba Çatık Özender; “Biz Özel Havuzlar Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi olarak her alanda farkındalık yaratmaya çalışıyoruz. Sosyal medya da sesimizin duyulması için çeşitli projeler üretiyoruz. İşte özel annelerin dediği gibi masallarla geçti bir gün daha farkında olamayanların ülkesinde, dememek için sesimizi duyuracağız ve daha birçok proje üreteceğiz. Peki biz “normaller” çocuklarımıza engelli olma konusunda ne öğretmeliyiz? Onlara facebook ve twitter’da tweet atmak dışında nasıl bir farkındalık eğitimi verebiliriz? İşte bizim projemizin konusu Çorlu Koleji ve Çorlu Sağlık Koleji öğrencilerinin bu projede bizim özel çocuklarımızın kardeşleri olmaları, bu projeyi bizimle tamamlamalarıdır. Bu proje benim aklıma sizlere de anlatmak istediğim yaşanmış bir öyküyü getirdi” dedi.
Öyküsünden kısaca bahseden Özender; “Bir zamanlar yazılarını yazmak üzere Okyanus sahiline giden aydın bir adam varmış. Çalışmaya başlamadan önce sahilde bir yürüyüş yaparmış. Bir gün sahilde yürürken plaja doğru baktığında dans eder gibi hareketler yapan bir insan silueti görmüş. Başlayan güne dans eden biri olabileceğini düşünerek gülümsemiş ve ona yetişebilmek için adımlarını hızlandırmış. Yaklaştıkça bunun bir genç adam olduğunu ve dans etmediğini görmüş. Birkaç adım koşuyor, yerden bir şey alıyor ve Okyanusa fırlatıyormuş. Biraz daha yaklaşınca seslenmiş;
-Günaydın ne yapıyorsun böyle?
Genç adam durmuş, başını kaldırmış ve cevap vermiş:
-Okyanusa deniz yıldızı atıyorum.
-“Sanırım şöyle sormalıydım” demiş Bilge adam
-“Neden okyanusa deniz yıldızı atıyorsun?”
-Güneş çoktan yükseldi ve sular çekiliyor. Eğer onları suya atmazsam ölecekler.
-Ama delikanlı görmüyor musun ki kilometrelerce sahil var ve baştan aşağı deniz yıldızlarıyla dolu. Hiçbir şey fark etmez.
Genç adam kibarca dinlemiş, eğilerek yerden bir deniz yıldızı daha almış ve dalgalanan denize doğru fırlatmış.
-Bunun için fark etti!
Evet denizyıldızları için çok şey fark etti. Biz 10 yıldır bu işi yapıyoruz umarım çok şey fark etmiştir. Ayrıca projeye emeği geçen tüm öğrencilere ve öğretmenlere yarattıkları farkındalık için teşekkür ederim” diye konuştu.
Çorlu Sağlık Koleji Müdürü Mahmut Selvi; “Projeye katkıda bulunan 154 lise öğrencisini bu projeye başladıklarındaki fikir ve düşüncelerinin proje sonunda nasıl bir heyecana dönüştüğünü izlemenin gururunu yaşıyorum. Özel çocukları anlamak için çaba harcayan öğrencilerimizin ağzından aramızda bir fark yok demelerinin mutluluğunu yaşıyorum. 3 Aralık Engelliler Günü kapsamında başlattığımız ve bugün 15 Aralık’ta düzenlemiş olduğumuz bu törenden sonrada çocuklarımızın kardeş kabul ettikleri özel çocukları hiç bırakmayacaklarını biliyorum. Proje sorumlusu öğretmenlerimiz Akten Can Sönmez, Zeynep Çoban, Harika Çetinkaya, Çorlu Koleji öğrencilerine, Çorlu Sağlık Koleji Öğrencilerine, Özel Havuzlar Özel Eğitim Merkezi Özel Öğrencileri ve onların çok özel ailelerine projeye verdikleri destek için teşekkür ederim’’ dedi.
Havuzlar Rehabilitasyon Merkezi diğer Proje Sorumlusu ve ayrıca kurum Psikolojik Danışman Nuriye Belkırat; “Engelli birey” ya da “özel gereksinimleri olan bireyi nasıl algıladığımız aslında doğrudan farklılıkları fark etme ve kabullenme konusu ile ilgili. “çocuklar farklılıkları kabul etme” konusunda nasıl eğitilir? “Bunları çocuklara öğretmek için uygun yaşı ya da bir ihtiyacın doğmasını beklemek gerekmiyor” Çocuklarımızın özel gereksinimleri olan bireylere uzaydan gelmiş gibi bakmamaları, ayrımcılık yapmamaları, özel bir çocuğu bilerek ya da bilmeyerek incitenlerden biri olmamaları için asıl farkındalığı kendi çocuklarımıza kazandırmalıyız‘’ dedi.
Belkırat; “Peki nasıl yapabiliriz?” Biz bu projede normal öğrencilerimiz ile çeşitli aktivitelerle örneğin (gözlerini kapatarak hareket etmeye çalışmasını, tekerlekli sandalye ile kısa da olsa bir parkuru tamamlamasını ve çözümü olmayan bir problemi çözmesini istedik) ve sonuç özel çocukların zorluklarını anlayan onların kardeşi olmak için yarışan 154 normal öğrenci. 154 normal öğrenci ve 258 özel çocukla hayvanat bahçesine gittik, okuma yazma çalışması yaptık, bowling oynadık, küçük aşçılarla kısır, puding yaptık, mısır patlattık, playstation oynadık, sinemaya gittik. Engelsiz Dostluklarının devam etmesi dileğiyle 154 öğrencimize ve emeği geçen tüm öğretmenlerimize teşekkür ederim’’ diye konuştu
Belkırat, Psikolojik Danışman olarak şu önerileri sundu. Farkındalığı fark etmek için öğretmenler ve biz aileler için önerilerimiz sırasıyla şöyle:
1.“İnsanları birbirinden ayıran yetenekleri ve özellikleri vardır” konusunda konuşmak: Bu kısım farklılıklarımız ve benzerliklerimiz üzerinde konuşmayı içeriyor. Yani “herkesin farklı yetenekleri bulunur. Örneğin kiminin el yazısı iyidir kiminin daha kötü kimi bisiklete iyi biner, kimi çok iyi ip atlar. Herkesin görünüşü de birbirinden farklıdır. Kimi kısadır, kimi uzun.
2. “Bu yetenekler ve özellikler bizi diğer insanlardan ayırır ve “benzersiz” yapar” konusunu vurgulamak. Hepimizin farklı yetenek ve özellikleri var ve bu bizi diğerlerinden ayırdığı için benzersiz yapıyor. Bu özellikleri iyi, kötü diye nitelemek yerine “farklılık” olarak çocuklara anlatmak.
3. “Her insan “anlaşılmak” ister” konusu üzerinde konuşmak. Hepimiz farklı ve özeliz ama ortak noktamız hepimizin başkaları tarafından anlaşılmayı istemesi. Buna örnek olarak çocuklara “örneğin parkta bir topa çok hızlı ve güzel vurmak istediniz ama bunu yapamadınız. Çevrenizdekilerden “beceremedin” lafını mı duymak istersiniz yoksa “bir sonrakinde daha iyi yapabilirsin” türü laflar mı” türünden konuşmalar yapılması.
Çocuklarımızla bu tür konuları “ihtiyacımız olmasa da” konuşmamız gerek. Bu tür oyunları yılda bir kez dahi olsa oynamak, bu konular hakkında konuşmak, bir kitap okumak evde çok da zor olmasa gerek. Yok mu yılda birkaç kez bunun için ayıracak 15 dakikanız, ne dersiniz?
Kurucu Müslüm Hamaz öğrencilere katılım belgesi ve madalya, proje sorumlusu öğretmenlere plaket taktim ederek; “Özel çocuklarımızın farklılıklarından dolayı hayatlarındaki zorlukları diğer öğrencilerimizin fark etmelerini adına Dostluk Engel Tanımaz Projesi ile her bir öğrenciye özel bir kardeş edindirerek farkındalık yaratmaya çalıştınız. Görüyorum ki bu proje amacına ulaşmış. Normal öğrencilerimizin madalyalarını ve katılım belgelerini verirken kardeşlerine baktıklarını gördüm. Özel kardeşlerine bakarken gözlerindeki o ışık benim içimi ısıttı. Özel öğrencilerin madalya ve katılım belgelerini verirken de aynı ışığı onların gözünde de gördüm. İçimi ısıtan çocuklarım ve bu projede emeği geçen tüm öğretmenlerim hepinize teşekkür ederim. Farkındayız Farkında Olmanız Dileğiyle” şeklinde konuştu.
Yorum Yazın