Sayın başkanlarım, saygıdeğer konuklar, kıymetli misafirler basınımızın güzide mensupları ve değerli okurlar, yine bir seçim arifesindeyiz ve bugün size bir adayın günlük planını aktarmaya çalışacağım. Belediye başkan adayları için bir başucu rehberi niteliğinde de olacak olan bu yazının yıllar boyunca saklanarak elden ele ulaştırılacağını da umuyorum.
5 yıl öncesinde belli olan seçim günü artık ufukta göründü ancak seçim tarihi belli olmasına ve 5 yıl öncesinden bilinmesine rağmen partilerin adaylarını açıklama konusunda nispeten gecikme yaşaması, aday adaylığı dönemini sürüncemede bırakması, adayların zaten kısıtlı olan vaktini iyiden iyiye daralttı.
Şimdi sizlere uzun yıllardır dikkat çeken seçim çalışmalarından bahsetmek istiyorum.
Bir belediye başkan adayının günlük programı:
Açılış, sabah namazı, namaz sonrası cami cemaati ile kahvaltı, bir sivil toplum kuruluşu ziyareti (tercihen sakatlar derneği),bir kooperatif ziyareti (tercihen yapı veya taşıyıcılar kooperatifi), esnaf odası ziyareti, (herhangi bir esnaf odası), seçimde yer alan bir diğer adayla tesadüf eseri karşı karşıya gelme samimi fotoğraflar çektirme, esnaf ziyareti, vatandaşlarla sohbet, ev ziyaretleri, kapanış…
Şimdi bu programı görmeyen, tanıklık etmeyen gazeteci, seçim çalışmasına katılan parti üyesi ya da vatandaş neredeyse yok gibidir. Acaba bu programların yazılı birer kural olup olmadığını da araştırdım ancak böyle bir kurala ne yazık ki hiç bir kaynakta rastlayamadım.
Adaylardan biri bir yerde fotoğraf çektiriyor ki 24 Haziran seçimlerinde de daha önceki seçimlerde de hatta 5 yıl önceki yerel seçimler öncesinde de aynı yerlerde aynı fotoğraflar birkaç sima değişikliği ile çektirilmişti. Bugün de adaylardan biri nerede programa katılıyorsa 3 vakte kadar diğer aday da aynı yerde aynı kişilerle aynı fotoğrafı çektiriyor.
Misal adaylardan biri şoförler odasına gidiyor, iki gün sonra diğer aday da şoförler odasında, adaylardan biri esnaf odasına gidiyor 3 günü bulmuyor diğer aday da esnaf odasında, adaylardan biri sanayi sitesi yönetimine gidiyor 2 gün sonra diğer aday da orada. Adayın biri ticaret odasına gitmesin diğeri de hemen orada. Sanki bir program belirlenmiş ve herkes bu programa riayet etmek zorundaymış gibi bir birini takip eden çalışma yapıyor. Adaylardan biri gazeteleri dolaşmaya başlıyor, ertesi gün gazetenin kapısını diğer aday çalıyor.
Oysa şoförler odasının yönetimini ziyaret eden aday, şoför esnafı ile bir araya gelip ne istediğini her gün yollarda olduklarını bu nedenler trafikte ne gibi aksamalarla karşı karşıya kaldıklarını ve nasıl düzenleme yapılmasını istediklerini sormuyor. Esnaf odası yöneticileri ile buluşan aday esnafı bir araya toplayarak siz bu kent için ne yapabilirsiniz, biz sizin için ne yapabiliriz diye sormuyor. Ticaret odasına giden aday, ‘sizin 6 bini aşkın üyeniz var. Hepsini bir araya getirmek imkansız ama üyelerin sadece yüzde 2’sini bir araya getirelim ben sorunlarını dinleyeyim yapacaklarımı anlatayım’ demiyor, neden çünkü bir program ve kendisini o programa uymak zorunda hissediyor.
Sanki seçimlerle ilgili bir yol haritası hazırlanmış ve her aday bu plana uyarak harita içerisinde çalışmak zorundaymış, bu çalışmaları yapmak zorundaymış gibi. Bir aday kalem bastırıyor diğer aday koliyle kalem getirtiyor. Adaylardan biri 40 yıl hatırı vardır diye paket paket kahve yaptırıyor, diğer aday koliyle poşet poşet kahve dağıtıyor.
Bir birinin benzeri hareketleri sergileyen adayların seçimlere ilişkin kararı şimdiden belli olan büyük çoğunluğun kararını etkileme, değiştirmesine sebep olma şansı çok düşük. Ancak hemen her seçim bölgesinde oranı yüzde 20’lere dayanan kararını çoğu kez sandık başında yada seçime sayılı günler kara veren kararsız seçmenleri etkilemek için çalışma yapan aday seçim sonuçlarının bir birine yakın olduğu ön görülen yerlerde bir adım öne geçer. Bu nedenle aynı şeyleri değil, farklı bir şeyleri yapan seçim kazanmanın kapısını aralar benden söylemesi. Ne yapacağınıza, nasıl yapacağınıza gelince onu da münasip bir şekilde dilimiz döndüğünce anlatırız. PR şirketlerine yüzbinlerce lira ödemenize gerek yok. Ancak yine de havaya atılacak paranız çoksa, siz bilirsiniz. Tercih sizin...